İstanbul’da önemli bir gelişme yaşandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ile bağlantısı tespit edilen bazı belediye başkan yardımcıları ve meclis üyeleri hakkında terör soruşturması başlattı. 2024 yerel seçimlerinin ardından görevdeki belediye başkan yardımcıları ve belediye meclis üyeleri, devlet güvenliğini tehdit ettikleri iddialarıyla gözaltına alındı.
Operasyon kapsamında, Kartal ve Ataşehir Belediye Başkan Yardımcıları da dahil olmak üzere toplamda 10 kişi gözaltına alındı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise gözaltılara tepki göstererek, “O sandık erkenden gelecek. Sandık millet isteyince gelir, siz isteyince değil” dedi. Ancak burada dikkate alınması gereken en önemli konu, kamu görevlilerinin, görevlerini yerine getirirken devletin güvenliğini tehdit etmemeleri gerektiğidir.
Kamu görevlileri, her şeyden önce halkın güvenliği için çalışmalıdır. Belediyeler gibi yerel yönetimler, toplumun huzurunu sağlamakla yükümlüdür. Bu yüzden, hiçbir kamu görevlisi, devletin güvenliğini tehdit eden veya toplumda huzursuzluk yaratacak faaliyetlere katılmamalıdır. Aksi takdirde, sadece kendi kurumlarını değil, bütün toplumu olumsuz etkileyebilir ve devletin bütünlüğüne zarar verebilirler.
Belediye başkan yardımcıları ve meclis üyelerinin, herhangi bir terör örgütüyle ilişkili oldukları iddialarının ciddi bir tehdit oluşturduğunun altı çizilmelidir. Kamu görevlisi sıfatıyla, halkın güvenliğini sağlamaktan sorumlu olan her birey, görevdeyken ideolojik, siyasi veya terörle bağlantılı hiçbir faaliyette bulunmamalıdır. Kamu görevlilerinin devlete ve topluma olan sorumluluğu, sadece görevlerini yerine getirmekle kalmaz, aynı zamanda toplumu bölmeden ve huzuru bozmadan birleştirici bir rol üstlenmeyi gerektirir.
İşte gözaltına alınan isimler:
- Kartal Belediye Başkan Yardımcısı: C.Y.
- Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı: L.G.
- Üsküdar Belediye Meclis Üyesi: B.K.
- Sancaktepe Belediye Meclis Üyesi: E.G.
- Fatih Belediye Meclis Üyesi: G.A.
- Tuzla Belediye Meclis Üyesi: H.Ö.
- Adalar Belediye Meclis Üyesi: N.A.
- Şişli Belediye Meclis Üyesi: S.G.
- Beyoğlu Belediye Meclis Üyesi: T.Ş.
Savcılık, bu kişilerin HDK ile bağlantılı olduklarını ve bu bağlantıların devlet güvenliğine tehdit oluşturduğunu belirtiyor. Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ise, savcılığın açıklamalarına tepki göstererek, siyasi işbirliklerinin yargı konusu olamayacağını belirtti.
Sonuç olarak, kamu görevlilerinin sorumluluğu, sadece halkı hizmet etmekle sınırlı kalmaz. Aynı zamanda devletin güvenliğini, huzuru ve toplumun birliğini tehdit etmeyen bir şekilde görev yapmalarını gerektirir. Kamu görevlilerinin, devletin ve halkın güvenliğini tehdit edebilecek her türlü faaliyetten uzak durması, toplumsal barış için esastır.
Bu şekilde, haberin ana konusuna sadık kalıp kamu görevlilerinin devlet güvenliği üzerindeki sorumluluklarına vurgu yaparak daha net bir şekilde odaklandım. Umarım daha uygun olmuştur!
